Edirne Macerası -2-

Bugünkü Edirne macerama sabahın köründe başladım.Sabah uyanır uyanmaz Edirne minibüsüne bindik.Yaklaşık 1 saat yol gittikten sonra Edirne Otogar'ına geldik.Öncelikle şunu söylemem lazım.İzmir'in taşını,toprağını,denizini sevdiğim kadar ulaşımına da bayılıyorum,hayranıyım.Edirne'ye gitmek için 6 TL para ödedik.İzmir'de yaşayanlar bilir,2 saatlik yol için  90 (Allah) kuruşu ile ulaşımınızı sağlayabilirsiniz.Aktarmalar da var tabi.:D Neyse konumuza dönelim.Edirne Otogar'dan sonra bir de aktarma yapmamız lazımmış.Tabi burda Kent Kart yok.Dolmuş için yine para vermemiz lazım.Minibüse bindik.O da nesi?Çarşı durağına gideceğimizi biliyorum ama bir gariplik var.Beşiktaş Spor Klübü'nün otobüsüyle karıştı sandım bir an.Minibüsün her yeri Beşiktaş atkısı,siyah-beyaz eşyalarla doluydu.Dayanamadım bir fotoğraf çektim.Durağın adı da çarşı olunca bunu da Beşiktaşlıların Çarşı'sı gibi yazmadan olmazdı.:D (Not:Beşiktaşlı değilim,Öz ve öz Galatasaraylıyımdır.=))

Beşiktaşlı minibüsten sonraki durağımız Edirne Çarşı'sı oldu.Bir uçtan bir uca uzun bir yol.Sağa-sola yeni yollara ayrılıyor.Hani haberlerde İstanbul Kapalı Çarşı'yı görüp dururuz.Onun gibi bir sürü çarşı vardı.Bedesten olarak geçiyor isimleri.Edirne bir zamanlar Osmanlı'nın başkenti olduğu için çok fazla tarihi eser var.Korumaya çalışmışlar genellikle.Osmanlıca yazılar var her yerde.Belediye binası,kafeler hatta tuvaletler bile Osmanlı zamanından kalma.İşte çarşıdan görüntüler.=)

Saatin altından aşağıya doğru uzanan boncukların etrafını buz tutmuş.Çok da hoş bir görüntü oluşmuş.=)

Çarşının sonuna geldiğimizda karşımızda Edirne-Selimiye Camii'si duruyordu.Gerçekten muhteşem bir görüntü var.Mimar Sinan tarafından 80 yaşında yapılmış.Çok heybetli ve büyük bir cami.Dışı kadar içerisi de muhteşem.Gidip görmeniz tavsiye edilir.İşte fotoğraflar.

 Caminin önünde ,Mimar Sinan'ın da bir heykeli bulunmakta.

 Mimar Sinan heykelinin önündeki güvercinler.:)

Edirne'de biraz daha gezdikten sonra Uzunköprü'ye dönüş vakti geldi.2 vesait ile geri döndük.Sıra Uzunköprü'nün pazarını gezmeye geldi.3 katlı bir pazarı var ve acayip eğlenceli,muhabbetli insanları var.:D Buranın konuşma tarzını da seviyorum.:D Misal hemen örnek vereyim.Pazarda dolaşırken tezgahın birinde kardan adam gördüm.:D Benim yaptığım ucube Osman'a benziyordu.Hiç kaçmaz,hemen fotoğrafını çektim.Yan tezgahtaki abla,fotoğraf çekmek parayla dedi.:D Abla Ege'de yok böyle kar,hasret kalmışım meğerse dedim,muhabbete başladık böylece."Yok be kızanım,burda da yok bea." dedi.İşte bunu seviyorum.:D
Bugünkü Edirne maceram da böyle geldi,geçti.Bu yazıya da Osman2'nin fotoğrafıyla son veriyorum.İyi tatiller...=)