Keops

Dün gece piramitlerle ilgili bir belgesel izledim. Mısır bana ürkütücü gelir biraz. Mumyalar, kehanetler... Hep Amerikan filmleri yüzünden, biliyorum.:D Her neyse dün Keops piramidi hakkında bir sürü şey öğrendim ama esas ilgimi çeken şey başka. Firavun Khufu'nun annesinin mumyası çalındığı için kendi mumyasının korunmasına çok önem vermiş ve hala sırları çözülemeyen piramidi yaptırmış. Taş blokların taşınması, insan gücüyle bu kadar devasa bir yapının yapılmış olması hala muamma. Yazarken bile içim ürperiyor. 

Yapım aşamaları ayrı bir olay ama benim anlatmak istediğim Firavun öldükten sonra yaşananlar. Firavunun vücudu mumyalandıktan sonra kral odasındaki mezarına yerleştirilmiş. Ancak Keops'un girişinden, kral odasına ulaşım olduğu için bu yolun kapatılması gerekmiş. Fotoğraftaki "Kral Odasının Tavan Blokları" denilen yapılar içten kırılıp, giriş yolunun üzerine düşürülmeliymiş. Böylece giriş üzerine düşen bloklar sayesinde yol kapanacak, mumya da korunmuş olacakmış. Her ne kadar günümüzde bu yol açılmış, mumya alınıp müzelere götürülmüş olsa da uzun bir süre işe yaramış. Benim ilgimi çeken bu blokları kıran işçilerin sonu. İşçilere ne olduğu konusunda kesin bir bilgi yokmuş. Sadece teoriler var ortada. Ama teoriler de nefes kesici. Taş blokları kırdıktan sonra piramitten çıkış şansları yok. Oraya tıkılıp kalacaklar ve ölene kadar beklemek zorundalar. Beni şaşırtan buydu işte. Kapısı kapalı, penceresi olmayan bir odada 1 saat hiçbir şey yapmadan oturma düşüncesi bile çok fena geliyor bana.


Gidip görmek lazım, gerçi hafif tırsıyorum ama gitmeye değer sanırım.